İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Selçuk Belediyesi desteği ile düzenlenen 17. Uluslararası Türkiye Tiyatro Buluşması tiyatro sanatçılarının ve tiyatro severlerin katıldığı atölyeler, söyleşiler ve tiyatro gösterisi ile son buldu.

Pamucak Kamp Alanı’nda gerçekleşen atölyeler sonrasında Ayasuluk Kitap Kafe’de Metin Güler, Çağlar İşgören, Nazif Uslu ve Özgün Aytar’ın katılımıyla gerçekleşen “Ödüller ve Tiyatro” söyleşisi ile tiyatro severler bir araya geldi. Ardından Tiyatro Sanatçısı Orhan Aydın ve Tiyatro Sanatçısı Levent Üzümcü’nün konuşmacı olduğu “Sanat ve Değişim” konulu söyleşi tiyatro severlerin yoğun katılımıyla gerçekleşti. Söyleşilerin ardından Amfi Tiyatro’da sahnelenen “Günebakan Cam Kırıkları Mecburi İstikamet” adlı tiyatro oyunu izleyicilerle buluştu.

“Her şeye rağmen üretmeye devam edeceğiz”

Danimarka’dan tarihi iade: Boubon Antik Kenti’ne ait heykel başı 60 yıl sonra yurda dönüyor Danimarka’dan tarihi iade: Boubon Antik Kenti’ne ait heykel başı 60 yıl sonra yurda dönüyor

Tiyatronun önemine, tiyatrocuların karşılaştıkları zorluklara dikkat çeken Tiyatro Sanatçısı Orhan Aydın; “Her şeye rağmen üretmeye devam edeceğiz. Birlikte üretilecek işlerin geniş kitleler ile halkla buluşabildiği, kadın cinayetlerine, yangınlara ve diğer konulara karşı bir ağ oluşturan zemindir tiyatro. Artık maalesef okuryazar oranı da çok düştü. Önceden yeni yazılan bir tiyatro metni anında okunur ve tartışılırdı. Gazete okunurdu. Tiyatro eleştirmenliği diye bir zemin vardı, maalesef bu zemin de eridi” dedi.

‘Sanatsız kalan toplumun hayat damarlarından biri kopmuş demektir’

Tiyatro ve sanatı çocuklarla, gençlerle ve toplumla buluşturmak için gösterdikleri gayreti aktaran Tiyatro Sanatçısı Levent Üzümcü ise “Mesleğimizi daha fazla insana ulaştırmak gayretindeyiz. “Sanatsız kalan toplumun hayat damarlarından biri kopmuş demektir” demiştir Mustafa Kemal Atatürk. Sanatın nasıl bir hayati gereklilik olduğunu toplumların anlayabilmesi için sanatla tanışmış olması gerekir. Eğer siz insanları sanatla, tiyatroyla tanıştırmazsanız sanatın gerekli olduğunu bilemez. Onun için Türkiye’de sanatla uğraşan herkesin esas görevi, yaptığı sanatı koruyarak olabildiğince ileriye götürerek mutlaka halkın, toplumun kılcal damarlarına inmesi gerekir. Çocuklar sanatsız ve sporsuz kalıp büyümeye devam ederlerse inanın kendi çocukları da bu şekilde büyüyecektir. Bu yüzden ilk önce çocukları sonra gençleri sanatla, tiyatroyla tanıştırmalıyız. Eğer bunu yapamazsak sanatımızı yayamayız. Biz tiyatrocular olarak insanları tiyatro ile buluşturmak zorundayız” şeklinde konuştu.

17. Uluslararası Türkiye Tiyatro Buluşması’nın son tiyatro gösterisi olan “Günebakan Cam Kırıkları Mecburi İstikamet” adlı tiyatro oyunu, sanatçıların etkileyici performansıyla izleyicilerden tam not aldı.

Kaynak: iha