Hatay’da depremde 4. günde sağ kurtarıldığı binanın enkazında kız kardeşi ve annesi vefat eden 24 yaşındaki Mehmet Samet Dervişoğlu, hayata yeniden tutundu. Enkaz altında kurtarılacağına dair ümidi olmadığını söyleyen Dervişoğlu, "Enkaz altında garip olaylar yaşadım. Hep Kur’an-ı Kerim sesleri duyuyordum ve biri bana gelip ölmeyeceğimi, yaşayacağımı söylüyordu” dedi.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da binlerce bina yerle bir olmuş, 25 bin insan hayatını kaybetmişti. Asrın felaketine İskenderun ilçesi Mustafa Kemal Mahallesi’ndeki evlerinde yakalanan ve enkazdan 4. günde Erzurumlu madenciler tarafından kurtarılan 24 yaşındaki Mehmet Samet Dervişoğlu, aynı binanın enkazında 46 yaşındaki annesi Sevilay Hafızoğlu ve 19 yaşındaki kardeşi Eser Dervişoğlu’nu kaybetti. Depremden saatler sonra yaşama tutunan ve eğitimine devam eden Mehmet Samet Dervişoğlu, hayatına adeta yeniden başladı. Çektiği acılar ve verdiği mücadeleler ile yaşama tutunan Dervişoğlu’nun yeni yuvasıysa teyzesinin ailesi oldu.

“Enkaz altında garip olaylar yaşadım"

Bedensel engelli adamın ’rampa’ çilesi Bedensel engelli adamın ’rampa’ çilesi

Enkaz altında yaşadıklarını anlatan Mehmet Samet Dervişoğlu, “6 Şubat gecesi evimiz yıkıldı, ben annem ve kardeşim üçümüz o gece birlikte uyumuştuk. Annem ve kardeşimi kaybettim. Ben de enkazdan 4 gün sonra kurtarıldım. Enkaz altında büyük bir çaresizlik yaşadım ve ne yapacağımı bilemediğim için şok içerisindeydim. Kurtarılacağıma dair pek ümidim yoktu, çünkü hiçbir insanın yaşadığını da düşünmedim. Ta ki dördüncü günün sonunda sesler duymaya başladım. İşte o zaman kurtarılacağımı düşündüm ve zaten halen yaşıyordum. Enkaz altında garip olaylar yaşadım. Hep Kur’an-ı Kerim sesleri duyuyordum ve biri bana gelip ölmeyeceğimi, yaşayacağımı söylüyordu. Sudan daha çok nar yemek istemiştim ve gerçekten de rüyamda nar yemiştim. Kim yedirdi, nasıl oldu, inanın bilmiyorum. Enkazdan kurtarıldıktan sonra diyalize bile geçirmediler. Çünkü vücudum gayet sağlamdı ve su içmiş gibiydim ama fiziki anlamda olmadı ama nasıl olduysa sanki hiç açlık ve susuzluk çekmedim, sanki biri gelip beni koruyordu orada. Sağ olsun teyzemin ve eniştemin yanına geldim, onlarla birlikte kalıyorum. Sağ olsunlar bana aile oldular, Allah razı olsun onlardan. Deprem olduğu zaman üçüncü sınıfı bitirdim, onlinedan dördüncü sınıf olduğumda da geçen sene eylül ayında gittim üniversiteme. Mezun durumundayım diyeyim. Bir tane dersim kaldı, onu da vermeye çalışıyorum” ifadelerini kullandı.

Enkazdan çıkarılan yeğenine anne olan 42 yaşındaki teyze Sonay Satar ise, “Samet, çok saygılı, kendi halinde ve bize her konuda yardımcı oluyor. Yemekhanede çalışıyorum, kendilerine elimden geldiğince destek oluyorum ve aynı şartlarda yaşatmaya çalışıyorum. Bir sıkıntısı varsa eşim de ben de çok destek oluyoruz kendisine. Bebekliğinde de annemle hep biz bakıyorduk kendisine annesi çalıştığı için ama tabii ki annesi gibi olamayabilirim. Sonuçta elimden gelen tüm desteği veriyorum Samet’e. Bir oğlum ve bir kızım var, Samet de üçüncü çocuğum” dedi.

Kaynak: iha