Assan Alüminyum, sürdürülebilirlik faaliyetleri kapsamında Kocaeli Üniversitesi ile dört yıldır devam ettirdiği ‘Biyoçeşitliliği Koruma Projesi’nin üçüncü fazında, nesli tükenme tehdidi altında olan endemik bitki türlerinden ‘Riva Sığırkuyruğu’nu yaşam döngüsüne geri kazandırdı.

Türkiye’de yassı alüminyum sektörünün önde gelen üreticilerinden, alüminyum folyo üretim kapasitesiyle Avrupa’nın da en büyük üreticisinden biri konumunda olan Assan Alüminyum, dünyaya ve gelecek nesillere olan sorumluluğunun bilinciyle dört yıl önce başlattığı ‘Biyoçeşitliliği Koruma Projesi’ni kesintisiz sürdürüyor.

Şirketin, sürdürülebilirliğin en önemli başlıklarından birisi olarak gördüğü biyoçeşitliliği korumaya yönelik 2020’de Kocaeli Üniversitesi Biyoloji Bölümü ile hayata geçirdiği proje kapsamında bu yıl, nesli tehlike altında olan endemik türlerden Riva Sığırkuyruğu’nu (Verbascum bugulifolium) yaşam döngüsüne geri kazandırıyor.

“Yaşadığımız dünyaya karşı sorumluluklarımız var”

Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör, bugün tüm faaliyetlerini küresel sürdürülebilirlik ilkeleriyle uyumlu şekilde yöneten şirketlerinin, dünyanın geleceğine katkı sunan ürün ve teknolojileriyle sektörünün küresel ölçekteki önemli aktörleri arasında yer aldığını hatırlatarak, “Son yıllarda gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla sürdürülebilirlik vizyonumuza paralel adımlar atıyoruz. Her geçen yıl karbon ayak izimizi azaltırken, ‘Geleceği tüketmeden üretiyoruz’ yaklaşımımız doğrultusunda biyoçeşitliliği korumaya yönelik, sosyal sorumluluk bilinciyle çalışmalar yürütüyoruz. Biyoçeşitlilik, sürdürülebilirliğin en önemli alt başlıklarından biri. Bu alanda dört yılı aşkın süredir ciddi çaba gösteriyoruz ve sorumluluk almaya devam edeceğiz. Bu vesileyle şirket olarak 22 Mayıs Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü’nü de kutluyoruz” diye konuştu.

Güngör, dünyaya ve gelecek nesillere olan sorumluluklarını yerine getirmek için hayata geçirdikleri ‘Biyoçeşitliliği Koruma Projesi’yle nesli tükenme tehlikesi altında olan türleri doğaya geri kazandırmaya ve çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlamaya devam edeceklerini kaydetti.

Güngör, şirketin sürdürülebilirlik faaliyetlerinin sonucu olarak, global ölçekte alüminyum sektörünün tüm değer zinciri için sürdürülebilirlik çerçevesini belirleyen inisiyatif konumundaki Aluminium Stewardship Initiative’den (ASI) hem Tuzla ve Dilovası üretim tesisleri hem de geri dönüşüm tesisinin küresel sürdürülebilirlik prensiplerine uygun faaliyet gösterdiğini tescil eden Sürdürülebilirlik Performans Standardı Sertifikası’nı aldıklarını vurguladı. Güngör ayrıca 2023’te ilk defa katıldıkları CDP değerlendirmesinde, çevresel performanslarıyla küresel ortalamanın ve global metal sektörünün ortalamasının üzerinde yer alan ’B’ skorunu aldıklarını, buna ek olarak Türkiye’de sektöründe CDP aracılığıyla iklim değişikliği ve çevresel performans raporlaması yapan ilk firma olduklarını kaydetti.

Bugüne kadar üç endemik tür kurtarıldı

Yapılan açıklamaya göre, Kocaeli Üniversitesi Biyoloji Bölümü ile sürdürülen çalışmalarda ilk olarak 2020 yılında, Avrupa Konseyi tarafından ‘florada kesinlikle korunması gereken türler’ arasında gösterilen ve Türkiye ile Yunanistan haricinde dünyanın başka hiçbir bölgesinde doğal olarak bulunmayan Mavi Yıldız (Amsonia orientalis) bitkisi doğaya kazandırılmıştı. Projenin ikinci fazında da, Türkiye kıyı kumullarında yetişen ve ‘Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’ tarafından ‘Tehdit Altındaki Türlerin Kırmızı Listesi’ne eklenen ‘Kum Zambağı’ (Pancratium maritimum) bitkisi yeniden yaşam döngüsüne girdi.

Şirket proje kapsamında, doğaya kazandırılan bitki ile aynı ismi taşıyan ve geçtiğimiz yıl Zorlu PSM’de sahnelenen ‘Kum Zambakları’ oyunun da ana destekçisi olarak projenin etki alanını genişletmişti. Şirketin hem çevresel hem de sosyal anlamda sürdürülebilirliğe katkıda bulunan projesi bugüne kadar sürdürülebilirlik inisiyatifi, kültür-sanat ve iletişim alanlarında birçok ödüle layık görüldü.

Kent yoksulluğu ve kadın sorunları Maltepe’de masaya yatırıldı Kent yoksulluğu ve kadın sorunları Maltepe’de masaya yatırıldı

Projenin bu yılki ayağında laboratuvar ortamında çoğaltılan yüzlerce Riva Sığırkuyruğu bitkisi, uygun mevsimsel şartların oluşmasının ardından doğaya aktarıldı.

Kaynak: iha