CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kütahya’nın Dumlupınar ilçesindeki Dumlupınar Şehitliği’ni ziyaret etti.

NEÜ Diş Hekimliği Fakültesinde önlük giyme heyecanı NEÜ Diş Hekimliği Fakültesinde önlük giyme heyecanı

Dumlupınar Şehitliği’ni ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özel, şehit kabirlerine karanfil bırakıp, dua etti. Daha sonra basın açıklaması yapan Özel, "30 Ağustos’ta Dumlupınar’dayız. Bunu fırsat bulduğum her sene zaten Dumlupınar’daki törenlere katılmaya, 26 Ağustos’taki Afyon’daki törenlere katılmaya gayret ediyordum. Bu sene ilk kez bu törene CHP’nin genel başkanı olarak katıldım. Burada Uşak, Afyon, Kütahya il başkanlarımız, belediye başkanlarımız ve Dumlupınar Belediye Başkanımızla birlikteyiz. Geçtiğimiz yıllarda Dumlupınar gibi bir ilçenin CHP’de olmamasını ve civarındaki bu Milli Mücadele’nin, Büyük Taarruz’un başladığı kentin, zaferin kazanıldığı kentin düşman ordularının İzmir’e doğru kaçarken kazanılan bütün zaferlerin, bütün başarıların mimarı olan kentlerin partimizde olmaması, kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olan partimizde olmamasından büyük üzüntü duyuyordum. Bugün bütün arkadaşlarımızla birlikte büyük bir gururu yaşıyoruz. CHP olarak ve CHP olarak bugün bu tarihi günde tam kadro burada olmayı istedik" dedi.

Dumlupınar’daki resmi törenlerde kendisine konuşma hakkı verilmemesini eleştiren Özel, "Aslında programımızda resmi törenlere daha doğrusu devlet protokolünün de katıldığı kısmına, yoksa sabahtan beri takip ettiğiniz gibi son derece anlamlı ziyaretler yapılıyor, resmi törenlere de katılacaktık. Bunu da bildirdik. Maalesef Adalet ve Kalkınma Partisi’nde son zamanlarda egemen olan bir akıl var. Efendim iyi ilişkiler yani kişilerin, siyasetçilerin, liderlerin birbiriyle merhabalaşması, bütün törenlere birlikte gitmek, törenlerde birlikte oturmak, törenlerdeki yapıcı konuşmaların CHP’ye yaradığına karar vermiş arkadaşlar ve sertleşmeye karar vermişler. Hatta olur olmaz bir sürü bilgi de geliyor. İşte bu süreç onlara yaradı, şeytanlaştırma, kutuplaştırma, sertleşme politikalarına devam etmeliyiz diye. Burada biz bir provokasyona çekilmeye çalışıldık. O da şuydu; ilk önce sadece ben geliyordum sadece vali konuşacak dediler. Sonra Spor Bakanı geliyor o konuşacak dediler. İçişleri Bakanı geliyor o da konuşacak dediler. Biz protokolde hepsinden çok öndeyiz, üçüncü sıradayız ama efendim siz konuşmayacaksınız, siz dinleyeceksiniz demeye getiriyorlar. Tabi protokol konuşmaları sırasında bize söz verilmeyince beraberimizdeki partilerin ki burayı da artık CHP kazandı. Büyük bir coşku ve heyecan var. Buna tepki göstereceklerini öngörmüşler. Hatta onlar kürsüye yürür, bizzat vali beyin ağzından efendim işte ’gerekli tedbirler alınsın, mikrofonlar kapatılsın’ falan. Biz o kürsüye yürüyeceğiz. Milletimiz ne zaman derse o gün yürüyeceğiz. Bir sene sonra olur, iki sene sonra olur. Çok kaçsalar üç sene sonra olur ama o kürsüye yürüyeceğiz. O gün hem bir CHP’li cumhurbaşkanı bu törenlerde olacak hem CHP’li bakanlar olacak, CHP’li Meclis başkanı olacak. CHP’li belediye başkanları elbette konuşacaklar. Üçlü protokol uyguluyoruz diyorlar, ağızlarından kaçıyor. Üçlü protokolde artık CHP’li belediye başkanları var burada" diye konuştu.

Kaynak: iha