Kastamonu Üniversitesi tarafından hazırlanan “İklimin Geleceği: Geleceğin İklimi 2” başlıklı proje çerçevesinde öğrencilere bilgiler veren Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, Türkiye’nin dünyada İHA kullanarak yangınları gözetleyen iki ülkeden birisi olduğunu belirterek, ormanlık alanda çıkan yangına 12 dakikada müdahale edildiğini ve bu müdahale süresiyle Türkiye’nin Avrupa’da ilk sırada yer aldığını söyledi.

Kastamonu Üniversitesi tarafından hazırlanan ve TÜBİTAK 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı kapsamında desteklenen “İklimin Geleceği: Geleceğin İklimi 2” başlıklı proje çerçevesinde atölye çalışmaları ve saha gezileri devam ediyor. Kastamonu Üniversitesi akademisyenlerinden Öğretim Görevlisi Berkan Güngör’ün projenin yürütücülüğünü yaptığı projede atölye çalışmalarında iklim değişikliğinin bilimsel temelleri, çevresel etkiler ve sürdürülebilirlik konuları ele alınıyor. Projeyi Kastamonu Üniversitesi ve TÜBİTAK dışında 3 üniversite, 4 kamu kurumu ve 1 özel kuruluşta destekliyor. Projede 4 uzman, 14 eğitmen, 7 rehber ve 1 sağlık personeli yer alıyor.

İklim değişikliği, çevre bilinci ve doğa eğitimi konularının işlendiği proje çerçevesinde katılımcılar, Kastamonu Üniversitesi yerleşkesinde fidan dikimi gerçekleştirdi. Fidan dikimi öncesinde Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük tarafından katılımcılara, orman yangınlarına karşı alınabilecek tedbirler, yangına müdahale ve yanan alanların nasıl rehabilite edildiğine yönelik bilgiler verildi.

Kastamonu’da hamsi bereketi sürüyor Kastamonu’da hamsi bereketi sürüyor

“Türkiye, Avrupa’da orman yangınlarına karşı müdahalede bir numaradır”

Türkiye’nin orman yangınlarına karşı müdahalede Avrupa’da ilk sırada yer aldığını belirten Prof. Dr. Küçük, “Türkiye, Avrupa’da orman yangınlarına karşı müdahalede bir numaradır. Ne İtalya, ne Fransa, ne Almanya, ne Portekiz, ne de İspanya, Türkiye ile yarışacak durumda değiller. Gidip yerinde gördük, yapılan çalışmaları inceledik. Ülkemizde toplam 23 milyon hektarlık ormanlık alan bulunuyor. Bunun 12 milyon hektarlık alanı yangınlara karşı risk oluşturuyor. Biz bu alanlarda sadece yangından sonra mı müdahaleyi başlatıyoruz, asla. Türkiye’de ormanlarda 776 gözetleme kulesi ile 24 saat esasına dayalı olarak kesintisiz gözetleme yapılıyor. Buradan kuş uçuşu baktığımız zaman 15 kilometre uzaklıktaki bir dumanı dahi kameralar anında algılıyor. Bunu insan göremese bile kameralar görüyor ve anında algılayarak Ankara’ya iletiliyor. Yangın yönetim sisteminde o yangın noktasına en yakın ekipler görülüyor ve müdahale için talimat veriliyor. Türkiye, orman yangınlarıyla mücadelede ilk müdahaleyi en hızlı yapan Avrupa’daki birinci ülkedir. Dünyada da ikinci ülkedir. O kadar hızlı müdahalede bulunuyoruz. Teknolojik olarak dünyada İHA kullanarak yangınları gözetleyen iki ülkeden birisiyiz. İnsan kaynağı, yangın gözetleme kuleleri, helikopterler, uçaklar, arazözler, İHA teknolojisi, yangın yönetim sistemi ve yazılımı hatta yangın davranış simülasyonu sistemini de kullanan bir yapı ile beraber hem teknolojik olarak hem ekipman olarak hem de kurumsal kapasitede insan kaynağı olarak orman yangınlarıyla mücadelede çok güçlü organizasyon yapısına sahip bir ülkeyiz. Önemli olan yangının çıkmasını engellemek, çıkan yangına en hızlı bir şekilde müdahale etmek. Yangın çıktıktan sonrada tekrar yanan alanların eski haline getirilmesini sağlamak. Türkiye, orman varlığını arttıran dünyada nadir ülkelerden bir tanesidir. Erozyon ile mücadelede dünyada ilk 5 ülke içerisinde yer alıyor. Orman alanını arttıran dünyada sayılı ülkeler arasında yer alıyor” dedi.

Doğal kaynakların verimli bir şekilde yönetilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Küçük, “İklim, iklim değişikliği, çevre, ağaçlandırma, yangınlar günümüzün esas problemleri oluyor. Yarın su olacak, gıda olacak. Bu noktada sürdürülebilir yönetim ve doğal kaynakların verimli bir şekilde yönetilmesi, gelecek kuşaklara sağlıklı bir şekilde sürdürülebilir fonksiyonla aktarılması son derece ehemmiyetlidir. Bunları yapacak olan bizler ve sizlersiniz yani toplum yapacak. Bu farkındalık ne kadar üst düzeyde olursa bu elimizdeki doğal mirasın, sahip olduğumuz kaynakların zenginliklerinin gelecek kuşaklara aktarılması o kadar sağlıklı olacaktır” diye konuştu.

“Amacımız, Türkiye’nin dört bir tarafından gelen öğrencimize iklim değişikliği hakkında bilinç kazandırmak”

Kastamonu Üniversitesi akademisyenlerinden Öğretim Görevlisi Berkan Güngör ise, “İklimin Geleceği: Geleceğin İklimi 2 projemizde yegane amacımız Türkiye’nin dört bir tarafından Kastamonu’ya gelen 30 lisans ve lisansüstü öğrencimize iklim değişikliği hakkında bilinç kazandırmak. Bunun için çeşitli teorik ve uygulamalı atölye çalışmalarımız bulunuyor. Şu anda fidan dikimi etkinliğinde bulunuyoruz. Projemiz çerçevesinde iklim değişikliğini sınıflarda yönetim boyutuyla, yerel yönetimler boyutuyla, turizm boyutuyla ya da Türkiye’ye etkileri boyutuyla teorik olarak arkadaşlarımızla birlikte konuştuk ve tartıştık. Bunun yanı sıra, Taşköprü’de 2020 yılında çıkan yangın sonrasında rehabilite edilen sahayı ziyaret ettik. Yangının etkilerini yerinde inceledik. Daha sonra rehabilite çalışmalarını yerinde gördük. Bu ziyaretimize Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğümüze bağlı ekiplerimiz eşlik ettiler. Şimdi de fidan dikimi etkinliği yapıyoruz. Arkadaşlarımız fidan dikiyorlar. Projemiz güçlü bir proje, çünkü Kastamonu Üniversitesi’nin yürütücülüğünde olan projemizin arkasında ciddi kurumlar bulunuyor. Bu kurumların başında sağ olsunlar bugün bizlere eşlik eden Orman Genel Müdürlüğümüz ve Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğümüz bulunuyor” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü Gölköy Fidan İşletme Şefi Esra Sarıalioğlu tarafından katılımcılara fidan dikimi hakkında bilgiler verildi. Gölköy Fidan İşletme Şefi Sarıalioğlu, yılda 44 bin civarında fidan üretimi yaptıklarını belirterek, ürettikleri bu fidanları da toprakla buluşturduklarını ya da farklı illere gönderdiklerini söyledi. Sarıalioğlu, yıl içerisinde yapılan çeşitli etkinliklerde de vatandaşlara ücretsiz bir şekilde fidan dağıtımı gerçekleştirdiklerini belirterek, herkesi fidan dikmeye davet etti.

Gölköy Fidan İşletme Şefi Esra Sarıalioğlu’nın fidanın nasıl dikilmesi konusunda bilgi vermesinin ardından katılımcılar, daha önceden hazırlanan fidanları toprakla buluşturdu.

Kaynak: iha