Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 2011'de düzenlenen 36. Genel Konferansı'nda, Bilgi ve İletişim Komisyonu’nca kabul edilen bir öneriyle 13 Şubat'ın "Dünya Radyo Günü" olarak ilan edilmesinin ardından her yıl 13 Şubat Dünya Radyo Günü olarak kutlanıyor.
“Bilgilendiren, eğlendiren ve eğiten bir yüzyıl” temasıyla bu yıl 13’ncü yıl dönümü kutlanan günde, Türkiye 100 yıla yakın radyo geçmişi ve yayın yapan yaklaşık bin radyosuyla Avrupa'nın en geniş radyo ağına sahip ülkelerinden biri olarak dikkat çekerken Yozgat FM ise Yozgat’ın tek radyosu olması özelliğiyle öne çıkıyor.
Yozgat’ın tek radyosu olarak her yaştan ve her kesimden insana hitap ederek 13’üncü Dünya Radyo Günü’nü kutlayan Yozgat FM; bağımsız, dürüst ve güvenilir habercilik anlayışıyla, seçkin programcılarıyla, yayın ilkeleri ve teknolojik donanımıyla, Yozgat’ın ve çevresinin en çok dinlenen yerel radyoları arasında ilk sıralara yerini alırken En İyi Yerel Radyo Ödülünü de bünyesinde bulunduruyor.
Yozgat’ın ilk özel radyo kanalı olan Yozgat FM, yayına başladığı 19 Kasım 1993 tarihinden bugüne kadar yayın hayatında dinleyicileriyle samimi bir iletişim kurarak her yerde Yozgat’ın sesi oldu. Katıldığı etkinlikler, sosyal sorumluluk projeleri, kampanyalar, paneller ve organizasyonlar ile Yozgat’ı her yerde en iyi şekilde temsil eden Yozgat FM; kesintisiz müzik keyfi, düşünen, tarafsız ve cesur radyo kimliği ile daima kulaklarınızda olacak.
RTÜK BAŞKANI EBUBEKİR ŞAHİN KUTLADI
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, 13 Şubat Dünya Radyo Günü'nü kutladı.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin 13 Şubat Dünya Radyo Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, yeni iletişim teknolojilerinin desteklediği yeni medya araçlarının yanı sıra radyonun yeri doldurulamaz bir kitle iletişim aracı olduğunu vurguladı.
Radyonun bir yaşam tarzı olduğunun altını çizen RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin yayımladığı mesajda, “Yeni iletişim teknolojilerinin desteklediği yeni medya araçları bir yana, geleneksel medya bir yana, dediğimiz bu dönemde radyo, yeri doldurulamaz kitle iletişim araçlarımızdandır. Bazen evlerimizin bir köşesinde kaldığını düşünsek de hala otomobillerimiz başta olmak üzere günlük hayatın vazgeçilmezi olan radyolar, yalnızca sesin kullanılması ve tek bir duyu ile insanları etkileme kapasitesine sahip olması hasebiyle nadide bir araçtır. Radyonun hayal dünyamıza hitap etmesi ve konuları daha çok imgelerle zihnimizde canlandırması onu farklı kılar. Radyo bir keyif, radyo bir yaşam tarzıdır. Tarihine dönüp baktığımızda nasıl ki gazeteler, radyo ve televizyondan sonra işlerliğini kaybetmediyse, radyo da yeni iletişim teknolojilerinden sonra hayatımızdaki yerini korumuş ve güvenilirliğini sürdürmektedir. Radyoya güven radyocuların donanım ve birikimlerinden gelmektedir. Zira televizyonda görüntülerle desteklenebilecek her şey, radyoda yalnızca sesle verilebileceği için spiker, yapımcı ya da DJ’lere çok daha büyük sorumluluklar düşmektedir. Kimliğimizin bir parçası olan Türkçemizin doğru, güzel ve anlaşılır kullanılması son derece önemlidir. Bu vesileyle Türkçemizi hakkıyla kullanan radyocu arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Sayısı bine yakın olan ülkemizin kamu ve özel radyoları, 1927’den beri ilk günkü aşkla yayın hayatlarına devam etmektedir. Bizlere radyo keyfi yaşatmayı sürdüren tüm radyocu dostlarımızın ve bu mesleğe gönül vermiş bütün meslektaşlarımın Dünya Radyo Gününü yürekten tebrik ediyorum. Radyosuz kalmayın. Vazgeçilmezimiz Radyo - Dünya Radyo Günü Kutlu Olsun” ifadelerine yer verdi. /Sümeyye İLHAN
