Bayburt’un Üzengili köyünde 32 yıl önce meydana gelen çığ felaketinde hayatını kaybeden 59 vatandaş, kar yağışı altında dualarla anıldı.

18 Ocak 1993 tarihinde 59 vatandaşın hayatını kaybettiği çığ felaketinin 32’inci yıl dönümü dolayısıyla Üzengili köyünde anma programı düzenlendi. Köy sakinleri ve civar köylerden gelen vatandaşların katılımıyla düzenlenen programda, ilk önce vefat edenlerin mezarları başında Kur’an- Kerim okundu ardından köyün camisinde dualar edildi.

"Elden ele 9-10 kişiyi çığın altından çıkardık"

Çığ felaketinde yakınlarını kaybeden, çığ altında kalanları kurtarmak için o arama kurtarma çalışmalarına katılan Ömer Çakmak isimli vatandaş, o günlere dair aklında kalanları anlattı. Bir daha böylesi acıların yaşanmaması için dua eden Çakmak, "O gün bir eve gittik, o evde kalabalık bir aile vardı. Eve üstten aşağı girdik. En alttan yukarı doğru biri yaralıları veriyor, ortadaki yukarı doğru üsttekine insan uzatıyor, üstteki dışarı çıkarıyordu. Elden ele 9-10 kişiyi çıkardık. Gece saat 01.00 civarlarıydı, hayvanlar bile durumu anlamış, bu çığ felaketinden derinden etkilenmiş gibi mahzun mahzun duruyorlardı. Hiç kimseden ses çıkmıyordu. Takdiri ilahi, Rabbim bir daha böyle günler yaşatmasın" diyerek konuştu.

Kontrolden çıkan otomobil yön levhasına çarpıp takla attı Kontrolden çıkan otomobil yön levhasına çarpıp takla attı

Uzun yıllardır yurt dışında yaşayan ve köye gelerek anma programına katılan Hanefi Karaaslan, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dileyerek, "1993 yılında yaşanan çığ felaketinde ölen vatandaşlarımıza Allah rahmet eylesin. Onları anmak için bugün burada program düzenlendik. Ben yurt dışında yaşıyorum, çığda burada değildim. Çoğu yakınımı kaybettim, köylülerim vefat etti. Bu sene Türkiye’ye gidersem inşallah anma programına katılacağım dedim. Allah nasip etti, katıldım. Allah herkesten razı olsun, ölülerimize Allah rahmet eylesin" ifadelerini kullandı.

"59 şehidimizi rahmetle anıyoruz"

Çığın altından çıkarıldıktan sonra kullandığı sözlerle tüm dünyaya insanlık dersi veren, çığın sembol isimlerinden Hatice Karaaslan’ın oğlu İrfan Karaaslan, vefat eden yakınlarını dualarla yad etmek için bir anma programı düzenlediklerini belirterek, "1993 yılında köyümüze düşen çığın canlı şahidi, tanığı olarak bugün buradayım. O gün kar altından çıkarılan 59 şehidimizi rahmetle, minnetle anıyoruz. 93 senesinde yılın annesi seçilen, çığın sembol ismi olan Hatice annemizi çok yakın bir zamanda toprağa verdik. Bugün de yakınlarımızı anmak için köyümüze geldik, sağ olsunlar komşu köylerden de katılanlar oldu, hepsinden Allah razı olsun" dedi.

"Ağlama sesleri ’kurtarın beni’ sesleri geliyordu"

Çığın canlı şahidi olan, o gün yaşadıklarını dün gibi hatırlayan, annesi Hatice Karaaslan’dan bahsederken gözleri dolan Karaaslan, çığda evlerinin duvarının tamamen yıkıldığını belirterek, "18.01.1993 tarihinde saat 07.48 sularında bir sesle uyandım. Çatıların birbirine çarptığını hissettim, gece uyuduğum odanın yan duvarını gelen çığ tamamen götürdü. Dışarı bakınca köyü dümdüz gördüm. Ağlama sesleri, ’kurtarın beni’ sesleri geliyordu. 3 gün boyunca durmadan yağan karın etkisiyle köye herhangi bir ulaşım söz konusu değildi. Yaklaşık 8 saat sonra kolluk kuvvetlerinin gelmesini bekledik, tabii köyün halkı bu sürede müdahale etmeye çalıştı, boş durmadı. Abimin duyduğu sesle annemi çok basit bir yerden çıkardık. 8 saatin ardından taşın, toprağın, karın arasında omuzu kırık, sağ ayağı kırık, sol ayağı uyuşuk bir şekilde annemizi bulduk. Köyümüzde o zaman şartlarında hastane olarak kullandığımız bir eve annemi götürdük. Basın mensupları, gazeteciler köye gelmişti. Gazetecinin mikrofon uzattığı annemin kurduğu cümleler yüreklere dokundu. Kırık dökük radyodan dinlediği haberlerle Karabağ’a, Filistin’e, Azerbaycan’a, Bosna Hersek’e annem dua etmişti. Kendi derdini unutmuş ümmetin derdine düşmüş bir insan olarak o an onları söylemesi 93 yılında yılın annesi seçilmesine vesile olmuştu. Rabbim bütün ölmüşlerimize rahmet eylesin. Şehitlerimizin ruhu şad olsun, Hatice annemize ve bütün ümmete rahmet diliyorum" sözlerini kullandı.

Kaynak: iha