Her yıl mayıs ayında hipertansiyona dikkat çekmek için düzenlenen etkinliklerde bu senenin teması “Hayatının değerini bil, tansiyonunu ölçtür, sağlıklı ve uzun yaşa” olarak belirlendi.
Hipertansiyon tüm dünyada yaygın olarak görülen, kronik bir hastalık olduğunu ve Ülkemizde de birçok kişinin hipertansiyon hastası olduğunu dile getiren Başhekim Uz. Dr. Mustafa Kozan. “Tansiyon, kalbin kanı vücuda pompalarken damar duvarında oluşturduğu basınçtır. Kalbin kanı pompalarken damarda oluşturduğu basıncın normal değerlerin üzerinde olması durumuna hipertansiyon denmektedir. Büyük tansiyonun 140 mmHg ve üzeri, küçük tansiyonun 90 mmHg ve üzerinde olması, yüksek tansiyon olarak kabul edilir” dedi.
Hipertansiyonun başta kalp ve damar hastalıkları olmak üzere birçok hastalığa zemin hazırladığını ifade eden Başhekim Kozan: “Hipertansiyon Kalp, beyin ve böbrek gibi önemli organlarda ciddi hasarlara yol açmakta ve hatta ölüme dahi neden olabilir” diyerek bu hastalıkla ilgili bilinçli olmak hayati derecede önemli olduğu uyarısını yaptı. Hipertansiyon hastalığının bilinen herhangi bir sebebi olmadığını ve genetik aktarımın büyük rol aldığının söyleyen Başhekim Kozan, ailesinde hipertansiyon öyküsü olan bireylerin de sık sık tansiyonlarını kontrol etmesi gerektiğini ifade etti. Hipertansiyonun bilinen en sık nedenlerinin hareketsizlik, alkol ve sigara tüketimi stres ve fazla kilo yer alırken, aşırı tuzlu ve yağlı beslenme, şeker ve kolestrol hastalığı, gebelik, bazı ilaçların uzun süreli kullanımı, damarlardaki darlıklar ve bazı tümörlerin de hipertansiyona yol açabiliyor. Başhekim Kozan, tansiyonu etkileyen birden çok faktörün olması sebebiyle bir kere yapılan ölçümlerin doğru tanı ve teşhisi göstermediğini, hastalık teşhisini doğru bir şekilde koyabilmek için 2 haftalık süreçte, haftada birkaç kez ölçüm yapılması gerektiğini, ayrıca detaylı bir muayene, elektrokardiyogram, ekokardiyografi, 24 saatlik kan basıncı izlemi ve laboratuvar testleri yapılması gerektiğini söyledi. Haber Merkezi